21 Eylül 2010 Salı

ben bilmem

  Evet kesinlikle bu gün karar verdim ben bir ruh hastasıyım.
Neden mi?
 Çünkü kendi başımı belaya sokmak en büyük marifetim, zaten başka marifetim olduğu söylenemez. Eğlenceli geçen her akşamın ertesi günü bir olay oluyor artık buna alıştım. Kararsızlıklarım ve emin olamayışlarım yüzünden yaklaşık bir aydır iki adamla beraberim. İnan çok zor bir şey. Günlük akışı sağlamak değil ama, her akşam yatağına girdiğinde hissettiğin o boktan hal. (sanırım bu hala insan olmamın verdiği bir vicdan azabı gösterisi ya da kendimi kandırıyorum.)
 Yaklaşık on-onbeş gündür biri ile pek görüşmüyorum telefonlarına çıkmıyorum buluşmayı reddediyorum. Kendimi ondan ayrılmaya hazırlıyorum aslında ama bir türlü beceremiyorum. Yanılıp telefonunu açarsam eğer bir şey yokmuş gibi konuşup kapatıyorum sonra kızıyorum kendime. E tabi haliyle çocuk mal oluyor, anlam veremiyor. Buluşup ona anlatacağım anlatacağım ama ne zaman. Neyse efenim dün gece yeni sevgilimde kaldım. her buluşmamızda başka bir arkadaş grubu ile tanıştırıyor beni ama dün gece bir değişiklik yaptı ve tanıdıklarımdan bir ikisini davet edip kaynaşmamız için çabaladı. Ben zaten sevgi dolu bir hatun olduğum için pek sorun olmadı güldük eğlendik.Sabaha karşı onlar evden çıktığında ve ben ayılmaya başladığımda karşılaştığım manzara beni korkuttu. Gece evde ayı falan beslemişiz sanki her yeri bok götürüyor bira şişeleri çekirdekler cips paketleri sanki belediyenin çöp kamyonu pisliği salonun ortasına boşaltmış gibi. Sevgili hemen uyuma modunda tabi benim de içim el vermedi bu görüntüye hemen atladım yatağa. Banane canım hiç toplayamam hem biz oynaşırken belki sihirli bir değnek değer aman değmezse de banane. Uyandığımızda akşam olmuştu bile. Telefonumu açtım ve açtığım gibi bir mesaj bombardımadı yetmemiş sesli mesajlar canlarım benim telim kapalı diye merak etmişler herhalde deyip mesajlara bir baktım hepsi (eski) sevgiliden hemen kapattım telefonları. Kıçım tutuşmuş vaziyette fırladım yataktan öyle sabah oynaşması falan yapıcak halde değilim adam da şaşırdı. Tuvelete koştum hemen Türküm ya bir faydası olur diye düşündüm. Çıktığımda daha sakindim kendime bir kahve hazırladım çöplerin iteleyerek kendime oturacak bir yer açtım. Bizim ki şaşırmış beni izliyor  kendime kızgınlığımı ondan çıkartmam gerek başka çare yok. Bana da bir kahve yapsana demesi bir an senin ananı avradını yok yok bu olmadı bu küfür beni pek etkilemez çünkü neyse işte kötü algıladım. Bir hırladım adama yazık korkudan tüm mahallenin sabah kahvesini hazırlarlayacak hale geldi. Evde kahvaltı işine girersek mecbur temizlik olayı da bana patlamasın diye dışarıda kahvaltı yapalım dedim o saatte artık ne kahvaltısıysa bebeler okuldan gelip akşam uykusuna yatacak neredeyse. Biz çıktık dışarı yine bir fırsat bulup açtım telefonu diğeri ohooo çoktan bizim semte gelmiş de beni bekliyormuş allah allah. Ben mi çayı içtim çay mı beni içti de kendimi o küçücük çay bardağının içine hapsolmuş hissettim anlamadım. Hemen bir öpücük ben gidiyorum modu. Koştura koştura mekana vardım onu gördüğümde yok bu iş bitmemeli hem biz mutluyuz benim bok yemem işte diğerinden yol yakınken ayrılmalıyım dedim. İçimden gülmek geliyor bastıramıyorum tabi gülümsemem onu mutlu etmiş gibi bana bakıyor hemen astım suratımı. Ne konuşacağız bilmiyorum baktım sinirli bok atıyor hemen fikrimi değiştirdim. Söyleyeceğim ama nasıl söyleyeceğim bilmiyorum. Aklıma hemen bana yaptıklarını getirmeye çalışıyorum olmuyor. Hadi bakalım inceldiği yerden kopsun dedim sandalyeye bıraktım kendimi. Bu akşam bitirmeliyim bu işi. Konuşma öyle bir hal aldıkı ulan seviyorum seni diyesim geldi. Kendime kızmıyor değilim ama ne yapayım ben de insanları terk etmeyi sevmiyorum onlar etsin diye uğraşıyorum o da olmuyor. Pfff baktım olacak gibi değil uzadıkça uzuyor bir çirkeflikte seziyorum işin içinde hemen dedim bitmeli. Ona bakıp seni çok seviyorum ama (ki gerçekten seviyorum) bir sevgili gibi değil dedim ne dedim evet bunu söyledikten sonra ne dedim ben diye içime döndüm. O sırada o konuşuyordu ben de kendimi sorguluyordum ulan ne sevmesi nasıl bir sevgi aylarca bu herifleydin yattın kalktın mutluydunda ee bitti şimdi onlar istemiyorsun artık nasıl bir sevgiden bahsediyorsun sen. Tabi sonra anladım onu kırmamak için yaptığımı ama bu hepsinden çok kırdı onu. İçimden çıktığım sırada o masadan çooook uzaktaydı zaten. Gitti. Arkasına bakmadan gitti. Ben öyle piç gibi kaldım yani o an hissettiklerim bunlardı üzüldüm ama bir ay boyunca nasıl söylerimlerden daha az acı verdi. Şimdi acıdan eser falan kalmadı.
 Hayatımın her safhasında böyle salaklıklar yapmışımdır hep iki şey arasında kalmışımdır ve seçimlerde ben karar veremediğim için kendiliğinden gelmiştir. Aferin bana bu boku da yedim daha bu kararsızlık yüzünden neler gelecek başıma biliyorum.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder